3 Nisan 2012 Salı


Türkiye'de Yetişen Ağaçlar

Yeryüzünde en fazla yayılış gösteren ağaçlardan biride çamdır. Dünya üzerinde yaklaşık 100 çeşit çam türü vardır.
Türkiye'deki çam türleri: Karaçam, kızılçam, sarıçam, Halep çamı, İran çamı'dır.

Çamlar genel olarak kazık kök ile toprağa bağlanırlar. Hemen hemen her türlü toprakta yetişebilirler. Fakat bazı çam türleri yalnızca bazı yörelerde yetiştirilebilmektedir.

Mesela kızılçam güney sahillerimizde ve Çanakkale yöresinde görülebilir. Halep çamı güneyde yetişir. İran çamı ise hem güney hem de Doğu Anadolu Bölgesinde yetişir. Sarıçam özellikle Doğu Anadolu'da, Kuzey Doğu Anadolu’da yoğunluk gösterir ve bunların boyları 25 ile 35 m arası uzayabilir.




Söğüt ağacı:
Büyük çapta, rutubet, su isteyen ağaç türüdür. Dere kenarlarında mutlaka söğüt yetişir. Birçok sektörde kullanılabilir. Dalları esnektir. Sepet yapımında kullanılan sepetçi söğüdü isminde bir söğüt türü vardır. Salkım söğüt denilen bir türü de vardır. Salkım söğüdü çok güzel bir görünüme sahip olup birçok parkta sergilenir. Soğuğa dayanıklıdır. Türkiye’nin önemli ağaç türlerinden bir tanesidir. Aynı zamanda söğüt suyu çok sevdiği için dere kenarlarına ekilerek olası su taşmaları engellenebilir.





Çınar ağacı:
Bu ağaç ülkemizde tarihsel bir yeri olan ağaçtır. Çınar her yörede mutlaka bulunur. Özellikle her köyde bir tane yaşlı çınar ağacı vardır. Çınar her yere yetişebilir. Geniş yapraklıdır. Bu ağaç aşırı derecede uzayabilir veya genişleyebilir. Hatta içi boşalsa bile hayatını devam ettirebilir. Tercih edilen bir yol kenarı ağacıdır. Dekoratif bir ağaçtır. Ülkemizde iki çeşidi vardır bunlar: doğu çınarı, batı çınarı. İyi bir gölgelendirme yapar.








Meşe Ağacı:
Anadolu’muzun asli ağaç türlerinden biridir. Dolayısıyla ülkemizin her yöresinde vardır, toplam 8 tane meşe türü yetişir.

Boyları 25 m’ye kadar uzayabilir. Geniş kök yapısına sahiptir. Sürgünlenme özelliği vardır. Kök kesilse bile yeniden yetişebilir. Çok kullanışlı ve ekonomik değeri yüksek bir ağaçtır. Bir çok sanayi dalında kullanılan bir kerestesi vardır. 60-80 metre çap yapabilen meşelere rastlanılabilir. Her türlü toprakta, her türlü iklim türünde yetişebilir. Köklerinin çok geniş alanlara yayılması toprak erozyonunu engeller. Bazı ağaçların 25 metre uzunluğunda kök yaptığı görülmüştür.






Kavak Ağacı:
Su kenarlarında yetişen ve bol su isteyen bir ağaç türüdür. Üretim amaçlı yetiştirilir. 15 yaşına kadar kavak kesilmiş olur. Aksi halde içleri boşalır ve ekonomik değerleri kalmaz. Ambalaj sanayide, sandık yapımında v.b şekillerde kullanılır. En çok Kocaeli ve Sakarya civarlarında yetiştirilir. Ormanlarda yetişen kavak türü genelde titrek kavaktır. Yapraklarının titremesi sebebiyle bu isim verilmiştir.




http://www.delinetciler.net/forum/agaclar-hakkinda-hersey/148781-turkiyede-yetisen-agaclar.html   Adresinden alınmıştır.


Bitkiler Aleminin Şaşırtıcı Gerçekleri

Mangal partileriniz için önemli bir hatırlatma: Çam, ladin veya diğer herhangi bir tür yaprağını dökmeyen ağaç odunu asla barbekü (mangal) için kullanılmamalıdır. Bu tür odunlar, tutuşmaları ve dumanlarının tütmesi esnasında pişmiş ete zararlı katran ve reçine katabilirler. Pişirilen etin cinsine bağlı olarak, tütsüleme ve ızgara için sadece meşe, fındık, akçaağaç, ceviz, kiraz, kızılağaç ve elma gibi sert odunlu ağaçlar kullanılmalıdır.

Bilimsel adıyla
Carnegiea gigantea
olarak bilinen, Güneybatı Amerika'da yetişen Saguaro kaktüsü 75 yıldan önce dal vermez.

Veymut çamı ağaçları (Pinus strabus L.) ve Laccaria bicolor mantarları bahar kuyrukları diye bilinen ufak böcekleri canlı olarak yemek için işbirliği yapmaktadırlar.



İspanya'da genetik yapıları değiştirilmiş dev enginarlar elektrik üretimi için yetiştirilmektedir.

Mabet ağacı veya Bakiresaçı ağacı olarak bilinen Gingko biloba'nın dünyada yaşayan türler içinde en uzun ömürlü ağaç olduğu düşünülmektedir. 4000 yıllık ömrü ile en uzun süre canlı kalan Gingko biloba Çin'de tesbit edilmiştir.

Araştırıcılar Arabidopsis thaliana (tere otu) bitkisinin tüm genomunun genetik haritasını elde etmeyi başarmışlardır. Arabidopsis thaliana (tere otu) bitkisi genetik haritası çıkarılan ilk bitkidir.

Dünyada yaşayan en büyük mantar 900 hektarlık ebadı, tahmini 2400 yıllık yaşı ve 11 tonun üzerindeki ağırlığı ile Armillaria gallica diye bilinen Dev Mantardır.

Dünyada en yavaş çiçek açan bitki çiçek salkımlarının oluşması 150 yılı bulabilen Puya raimondii olarak bilinen bitkidir.



Halk arasında acı dülek, acı düvelek, acı kavun, eşek hıyarı, yabani hıyar olarak bilinen
Ecballium elaterium
bitkisi yoldan geçen biri tarafından ellendiğinde meyvenin içindeki tohumları yapışkan ve zehirli bir sıvı ile dışarı fışkırtır.


http://www.delinetciler.net/forum/bitkiler-hakkinda-hersey/72802-bitkiler-aleminin-sasirtici-gercekleri.html   Adresinden alınmıştır.


İŞTE NESLİ TÜKENMEKTE OLAN CANLILARIMIZDAN BİRKAÇI ........



NESLİ TÜKENMEKTE OLAN HAYVANLAR



Kutup Ayısı 

Kutup ayısı (Ursus maritimus), 2006 yılında hassas türden tehlike altındaki tür kategorisine geçti. Kutup bölgesindeki buzulların erimesiyle yaşam alanı tehlike altına girmiştir. Tahminlere göre kutup bölgesindeki bu durum değişmezse önümüzdeki 45 yıl içinde türde yüzde 30'luk bir azalma olacak ve sonunda da tümüyle yok olacak. Yapılan ölçümler buzulların yüzölçümünün önümüzdeki yüzyıl içinde en az yarı yarıya azalacağını, hatta tümden yok olabileceğini ortaya koyuyor.



Kutup ayıları öylesine güçlü yüzücüler ki, dirimbilimcilerin büyük bir bölümü bunların karadan çok denizde yaşayan canlılar kapsamında ele alınmaları gerektiğine inanıyor. Ne var ki, küresel ısınma Kuzey Kutbu’ndaki buzulları erittikçe bu hayvanların büyük bir çoğunluğu açlıktan ölecek ya da sularda boğulup yok olacak.


 Kagu
Avustralya'nın bin küsur mil doğusundaki Büyük Kaledonya adasında yaşar. Yeni Kaledonya pullarında yer alan bu tavuk iriliğindeki kuş özellikle geceleri faaldir.


Cam kurbağa
Kurbağa türünün belki de en estetik ve güzel olanıdır. Şeffaf yeşil rengi ve transparan gövdesiyle göz alıcı bir güzelliği vardır. Yağmur ormanlarında yaşarlar.Ne yazık ki bu kurbağalar da yok olmak üzeredir.


Dev su böcekleri
Amazonların en uzaylı yaratıkları. Dev boyutlara ulaşan bu su böceklerinin en leziz yemeklerinden biri piranalar. Dişlerindeki zehir sayesinde avlarını kısa sürede etkisiz hale getiriyorlar.



http://www.delinetciler.net/forum/hayvanlar-hakkinda-ilginc-bilgiler/73130-nesli-tukenmekte-olan-canlilar.html Adresinden alınmıştır.


Suda Yaşayan Canlılar

Su Yosunları
Su yosunları ya da Algler (Latince deniz otu anlamındaki "alga" dan türetilmiştir ), büyük çoğunluğu fotosentetik olmasına ve bitkilere benzemesine karşın, bitkiler alemiyle yakın akraba olmayan bir grup sucul canlı grubudur.






"Yosun" tanımı çoğunlukla su yosunları (algler) için kullanılsa da; yosunlar, kara yosunları ve su yosunları (algleri) gruplarını kapsayan genel bir terimdir.

Su yosunları, bitkilerin aksine, fotosentez ürünlerini nişasta formunda depolamazlar. Kloroplastları, sitoplazma içerisinde serbest olarak değil, granüller endoplazmik retikulum üzerinde bulunur. Klorofil-c taşırlar ve bitkilerde bulunmayan başka pigment maddeleri bulundurular. Çeşitli su yosunu gruplarına özel renklerini bu pigment maddeleri verir.Su yosunlarında, bitkilerdeki yaprak, gövde gibi elemanlarına benzeyen, ancak damar dokusu taşımayan, özelleşmemiş vücut bölümlerine "tallus" denir.
Üremeleri, ikiye bölünme, tomurcuklanma, ana bitkinin büyümesi, spor hücrelerinin ya da eşey hücrelerinin üretilmesi şeklinde gerçekleşir.
Fotosentetik su yosunları, sucul ortamların birinci derecedeki üreticileri olduklarından önemlidirler. Alglerin bir diğer önemi de, birçok sucul canlının besin kaynağını oluşturmalarıdır. Ayrıca, çeşitli endüstri alanlarında kullanılan bazı hammaddeler yine bu su yosunlarından elde edilmektedir. Yaşamı sona eren su yosunlarının dış iskeletleri dibe çökerek, denizel kayaçların yapısına katılır.





Balıklar
Balıklar (Pisces) poikloterm olan, neredeyse sadece suda yaşayan ve solungaçları ile solunum yapan, soğuk kanlı, yürekleri çift gözlü, çoğunun vücudu pullu, genellikle yumurta ile üreyen omurgalı hayvanlardır. Bazı türler canlı doğurarak ürer (lepistes, kılıçkuyruk, moly vs.). Örneğin tatlı su balıklarından Lepistes'in (Poecilia reticulata) yumurtaları anne karnında çatlar ve canlı doğum gerçekleşir. Çiklitgillerde ise kuluçka süresi dişinin ağzında gerçekleşir.Ağzında yumurtaları çeviren, mantarlaşmasını engelleyen dişi yumurtalar çatlayana hatta yavrular serbestçe yüzmeye başlayana kadar onları ağzındaki kesesinde korur.



Bulunmuş olan en eski balık fosilleri 500 milyon yaşındadır. Günümüzün balıkları kıkırdaklı balıklar (Chondrichthyes) ve kemikli balıklar (Osteichthyes) olarak ikiye ayrılırlar. Bunlar gibi diğer iki grubu oluşturmuş olan Placodermi (Zırhlı balıklar) ve Acanthodii (dikenli köpek balıkları)'nın nesilleri 300-400 milyon yıl evvel tamamen tükenmiştir


Bir kulakcık ve karıncıktan meydana gelen yüreklelande daima kirli kan bulunur. Yürekten çıkan kirli kan solungaçlarda temizlendiğinden, vücutta temiz kan dolaşır. Ağızdan alınan su, solungaçlardan dışarı atılırken surda çözülmüş oksijen, osmozla kana verilir. Bu arada suda bulunan besinler ise yutulur. Köpek balıklarında su hem ağızdan hem de ilk solungaç yarığından alınır. Tuzlu su balıkları su içtikleri halde, tatlı su balıkları su içmezler. Gerekli su ihtiyaçlarını solungaç zarlarından osmozla alırlar. Deniz balıkları içtikleri suyun tuzunu böbrekle değil, solungaçları ile ayırır. Balıklarda göğüs ve karın yüzgeçleri çift, sırt, kuyruk ve anal yüzgeçleri tektir. Tek yüzgeçler nadiren birden fazla olsalar da simetrik çiftler meydana getirmezler.

Derisi Dikenliler
Derisi dikenliler ya da Echinodermata, su hayvanlarının bir kolu olan ve okyanusun tüm derinliklerinde bulunan omurgasız hayvanlar şubesidir.Sürünerek hareket ederler.vücutlarının alt kısmında tüp ayak denilen yapılar bulunur.Vakum etkisiyle yüzeye yapşıp vücudu çekerek hareket sağlar.Aynı zamanda tüp ayaklar beslenme ve boşaltımda görevlidir.Eşeyli ürerler. Tamamı denizlerde dağılım göstermektedir. Acı sularda rastlansa da, tamamen tatlı suda yaşayan hiçbir temsilcisi yoktur. kalper plaklardan oluşan iç iskelete saiptirler. başsız ve segmentsizdirler. dolaşım sistemleri bu sınıfa özgü su-damar sistemidir.

542 milyon yıl önce görülmeye başlayan ve bu gün yaklaşık 7.000 türü bulunan ve yaklaşık 13.000 türü yok olmuştur.

Deniz Memelileri
Deniz memelileri, denizlerde ya da okyanuslarda yaşayan ya da yaşamını denize bağımlı olarak sürdüren memelilere verilen genel isimdir. Memeliler orjinellerinde karada evrimleşmiş ancak daha sonra deniz memelileri denizde yaşabilmek için tekrar evrimleşmişlerdir.



Yumuşakçalar
Yumuşakçalar (Mollusca) ahtapot, kalamar ve salyangoz vs. yumuşakçadır.Vücutları yumuşak ve kabukludur. kabuklarının altında manto adı verilen ince bir doku tabakasından oluşan vücut örtüleri vardır. iç organları gelişmiştir. ayakları toprağı kazma, sürünme, avlarını yakalama işini görebilecek biçimde farklılaşmıştır. otçul, etçil, veya parazitik beslenirler. sucul olanlar sudaki organik maddeleri süzerek beslenir. soda yaşayanlar solungaç, karada yaşayanlar ise manto boşluğunun genişlemiş yüzeyi ile solunum yapar. açık dolaşım görülür. bu dolaşım sisteminde kan, vücut dokuları arasına yayılır.




Yumuşakçaların sınıfı olan kafadan bacaklılarda (mürekkep balığı, ahtapot)kapalı dolaşım görülür. yumuşakçaların sistemlerinde beyin ve sinir kordonları bulunur. gözler, dokunmaya ve kimyasal maddelere duyarlı yapılar gelişmiştir. eşeyli üreme görülür. suya çok sayıda sperm ve yumurta bırakırlar. döllenme suda gerçekleşir.


ahtapot,salyangoz,midye,fazgenella yumuşakçalardandır.yumuşakçalardan olan midyeler çok eskiden beri insanların besin kaynağı olarak kullanılır.kirli ortamlarda yaşayan midyeler çevreden aldıkları zehirli maddeleri ve mikroorganizmaları vucütlarında biriktirebilirler.bu yüzden sadece temiz sulardan toplanan midyeler yenilmelidir. Yumuşakçaların iskeletlerinin adı "kavkı"dır.





Hem karada Hem Suda Yaşayan hayvanlar
Karada ve suda yaşayan hayvanların özellikleri

Omurgalı hayvanlar yaşadıkları yere karada yaşayanlar,suda yaşayanlar ve hem karada hem suda yaşayan hayvanlar olmak üzere üç grüba ayrılırlar.Bu hayvanlar yaşamlarının bir bölümünü karada bir bölümünü de suda geçirir. Su kaplumbağası , kurbağa , su yılanı , timsah , kaz , ördek , martı , pelikan , karabatak ve penguen hem suda hem de karada yaşayan hayvanlardır.

Penguen




Spheniscidae familyasını oluşturan, uçamayan, dimdik durabilen, perde ayaklı deniz kuşlarıdır.
Güney Kutbu,Yeni Zelanda, Avustralya, Güney Amerika, Güney Afrika ve hatta Galapagos kıyılarında yaşarlar. Kuzey Kutbunda bulunmazlar. Büyüklük bakımından 30 - 105 cm. arasında değişik 17 kadar türü bilinmektedir. En irileri olan İmparator penguen 45 kg. ağırlığa ulaşır. Sıcak bölgelere doğru gidildikçe boyları küçülür. Denizlerdeki kabuklular, balık ve mürekkepbalıkları ile beslenirler. Tüyleri kuş tüylerine hiç benzemez. Sırtları siyah veya gri, karın kısımları beyaz ince pulsu tüylerle örtülüdür. Türler birbirinden, başlarındaki renkli tüyleriyle ayrılır. Kuyrukları kısa ve ayakları vücutlarının gerisinde olduğundan rahatlıkla dimdik ayakta durabilirler. Denizde, saatte 10 deniz mili hızla yüzebilirler. Hatta gerektiğinde bu hızlarını iki katına çıkarabilirler.

Pelikan





pelikangiller (Pelecanidae) familyasını oluşturan iri su kuşu türlerinin ortak adı. Familya üyelerinin hepsi Pelecanus cinsinde sınıflandırılır ve 8 türü bulunur.

Ilıman bölgelerin her yanında yaşayan pelikanlar, gaga ucundan kuyruk ucuna uzunluğu 1,80 m'yi, kanat açıklığı 3 m'yi bulan bir kuştur (halk arasında gagasının biçiminden ötürü kaşıkçı kuşu da denir); gagasını suya daldırarak avladığı balıklarla beslenirler. Çoğunlukla toplu yaşar ve koloniler halinde yuvalanır. Amerika kıyılarında yaşayan kahverengi pelikan (Pelecanus occidentalis), denizde yaşar; ama kıyıdan pek uzaklaşmaz.

Timsahlar 




sıcak bölgelerde bataklıklar ve su kenarlarında yaşayan vücudu kemiksi pullarla örtülü sürüngenleri içeren bir takım. Bu takımın familyaları AlligatoridaeAligatorgiller), Crocodylidae (Timsahgiller) ve Gavialidae (Gavyaller)'dir. (
Crocodilia takımı, Cretaceous döneminin sonlarında, yaklaşık 84 milyon yıl önce ortaya çıkmış iri sürüngenlerdir. Kuşların yaşayan en yakın akrabalarıdır. Kuşlar ve timsahlar, Archosauria yaşayan son üyeleridir. Crocodilia takımı, 220 milyon yıl önce Triassic dönemde ortaya çıkmış olan ve Mesozoic dönemde çok çeşitli şekillere ayrılan Crurotarsi grubunun grubunun üyelerindendir.


Kaz




iri ve beyaz veya boz tüylü, ayakları perdeli kuş türlerine verilen ad.
erkek ve dişisi aynı büyüklüktedir. Genellikle kuğulardan küçük, ördekten büyüktür. Beslenme şekli kuğu ve ördeklerden farklıdır.genellikle iç anadolu bölgesinde bulunur. Özellikle Kars bölgesinde yetiştirilir. Lezzeti ve onunla yapılan yemekler bölgede meşhurdur.Başlıca besinleri otlardır. Fakat böcek, yumuşakça ve küçük omurgalıları yiyen türleri de vardır. Hızlı bir yüzücü olmamasına rağmen suda rahatça yüzer, daldığında uzun zaman su altında kalabilir. Gagaları ile kanatlarını düşmanlarına karşı silah olarak kullanır. Kanatları uzun uçlara doğru sivrilen yumuşak sık tüylerle örtülüdür. Erkek ve dişi birbirine benzese de erkekler genellikle dişilerden iridir. Boyun bölümleri bütün türlerde gövdeden kısadır. Başlıca besinleri olan otları koparmaya uyarlanmış gagaları başa bağlandığı yerde genişler ve bazen kambur oluşturur. Erkek ve dişi kazlar uçarken ya da tehlike karşısında, kornayı andırır bir sesle ötüşür, kızdıkları zaman boyun tüylerini kabartırlar. Kazlar yaşamları boyunca tek eşlidir.

http://www.forumdas.net/hayvanlar-alemi/hem-karada-suda-yasayan-hayvanlarin-ozellikleri-91056/  Adresinden alınmıştır.








Kenya da çekilmiş olan canlı yaşam alanları ve beslenme şekilleri ile ilgili kısa bir belgesel...Canlıların hayatta kalabilmek için besin bulma uğraşları...